Hayalimde ki Araba : Ford Mustang 1969

İşte hayalimde ki araba. Tam bir Amerikan KASI !... Rüyalarımı süslüyor bu araba ya. Şuna baksana bi abi, motorundan gelebilecek sesi hayal edebiliyormusun. Otobanda ki o eşsiz motor sesini... Off!
Araba hakkında genel bilgilere buradan bakabilirsiniz.

Soysuzlar Çetesi

Bu yazıyı niye önceden yazmadım diye kendime "lanet olsun" içerikli şeyler sıralıyorum. Laf salatası yapmadan önce şunu söyliyebilirim ki; kişisel blog yazmaya başladığımdan beri pek film tanıtmamıştım ama böyle filmler hayatımda rol oynadığı için yazma gereği duyuyorum.

Film izlemeyi çok seven biri olarak şunu belirtmek isterim. Arşivime yeni katılacak film geliyor. "Soysuzlar Çetesi" , yönetmen Tarantino, uvvv! Tarantino ismini duyduğunda bile filmin güzel olduğunu anlıyorsun. Tarantino'yu Kill Bill serisinden hatıralayabiliriz. Filmde Brad Pit, Simon Pegg , Samuel L.Jackson , Diana Kruger ve daha bir çok ünlü isim oynuyor. En önemlisi tabi adamım Simon Pegg...

Filmin konusu 2.dünya savaşında ki Nazi Almanya'sı , Fransa'yı işgal etmiştir. Bu dönemler Avrupa'nın başka bir köşesinde bulunan Teğmen Aldo Raine ( Brad Pitt) , Yahudilerden oluşan bir grup kurmuştur. Bu grubu , nazilere karşı misilleme yapmak için kurmuştur. Düşmanları yani naziler bunları "Piçler" olarak tanımlıyorlardır, bu yakıştırmayı seçiyorlardı. Bu arada Alman sinema oyuncusu Bridget Von Hammersmark(Diana Kreger)'u unutmayalım. Kendisi aynı zamanda bir ajandır. Yahudilerden oluşmuş çeteyle, yani "Soysuzlar Çetesi" ile ortak iş yapacaktır. Paris'te, tüm nazi komutanları ve meşhur Adolf Hitler'in de bulunacağı bir sinema salonunda kendi kaderlerini yazacaklar.

Film 21 Ağustos 2009 da vizyona girecek.

Fragman;

Soysuzlar Çetesi

Rüyamda gördüm seni, umarım bu son olur

Rüyamda gördüm onu gene. Lanet olsun, her güne böyle başlamaktan bıktım. Onu düşünerek , onun verdiği acıyı tadarak. Şah damarıma bir çizik atıp ölüme koşa koşa gitmek istiyorum. Gördüm onu ne diyebilirim ki, gel diyordu bana. Öyle içtenlikle bakıyordu ki... O kadar doğaldı ki...
Bir üniversitenin bahçesinde gibiydik. Bir ağacın dibinde oturuyordu, basın bizi çekiyordu. Ne acayıpti. Ama çok doğaldı... Bir ona bakıyordum , bir önümde ki basın mehsuplarına. O kadar mı meşhurdu aşkımız, kalmadı mı "Leyla ile Mecnun"un gölgesinde... Defalarca baktım usta ona, o kadar mı güzel olunabilir. O kadar mı masum olunabilir... Çaresizce gel diyordu bana, yada bu masumluğun altında şeytani bir eylem var. Yine mi av benim, yine mi avcı sensin. Yine mi kalbimi yerinden sökeceksin. Ağrıyan belimin verdiği acıyla bu satırları yazmaya çalışırken sen hala o sübyancıyla mı birliktesin. Seni sevdiğim her güne lanet olsun!

Bırak bu son olsun , kurtulmak istiyorum senden. Çıkma karşıma , rüyalarımda da olsa...

Aşk içinde acı barındıran bir oyundur, diyorum hep...

Umarım bu son olur...

Hadi eyvallah,sağlıcakla kalın...

Sırak Köprüsü

Hoşuma gidiyor böyle şeyler yapmak :)

Denizden geldim

Sonunda geldim. Yüzdüm , güneşlendim... Kumsalın tadını çıkarttım. Her şey güzeldi , tabi yolda karşılaştığımız turist kafilesinin arkasında ki abazalar(çgh'de onlara ne deniyorsa) olmasa...
Neyse boşverelim o insan dışı varlıkları.Gittiğim yer Seferihisar'dı. He, şurdan şunu duyuralım; Seferihisar'a deniz için gidecek arkadaşlara dikkat, su çok soğuk, insan dışı soğuk. 5 dk durmaya gelmiyor, (O) dahil her yerini hissetmiyorsun. Nalet olası su soğumuyorda, akşam soğur dedik, yok arkadaş, değişme yok!...



Her zaman ki gibi gene içtim, nalet olsun!. Biraların arkası gelmedi. Ama her içişimde gece güzel bitti. Normal de kötü biter ama ne hikmetse artık kendimi kontrol etmeyi öğrendim.

Sonuç ; hiç yoktan iyidir, denize gittik , yandık.

Hadi eyvallah, sağlıcakla kalın...

Galatasaray 2009 - 2010 Forma Tanıtımı - Mizah

Yapmıyım , yapmıyım diyordum ama böyle bir malzemeyi es geçemezdim =) Galatasaray'lı arkadaşlar alınmasın sonuçta mizah =)

Büyütmek için resime tıkla =)

Frank Sınatra - That's Life

Bir blogda dolaşırken rast geldim bu şarkıya. Dinlemek için yarım saat bekliyeceğimi sanarken ne hikmetse müzik anında çalmaya başladı blogda. Bir yandan yazıları okurken , bir yandan o mutheşem sesle söylenen şarkıyı dinliyordum. Bu tarz şarkıları çok seviyorum, ne de olsa Jazz.Any Winhouse'da çok hoşuma gidiyor bu tarzda. Ne kadar sosyal yaşamı sorunlu olsada, ona da burdan eroini bırakması için yalvarıyorum. Duy sesimi anyy!... Tekrar " O black jack " demeni istiyorum =)

İşte o şarkının muhteşem sözleri;

That’s life, that’s what all the people say.
You’re riding high in April,
Shot down in May
But I know I’m gonna change that tune,
When I’m back on top, back on top in June.

I said that’s life, and as funny as it may seem
Some people get their kicks,
Stompin’ on a dream
But I don’t let it, let it get me down,
‘Cause this fine ol’ world it keeps spinning around

I’ve been a puppet, a pauper, a pirate,
A poet, a pawn and a king.
I’ve been up and down and over and out
And I know one thing:
Each time I find myself, flat on my face,
I pick myself up and get back in the race.

That’s life
I tell ya, I can’t deny it,
I thought of quitting baby,
But my heart just ain’t gonna buy it.
And if I didn’t think it was worth one single try,
I’d jump right on a big bird and then I’d fly

I’ve been a puppet, a pauper, a pirate,
A poet, a pawn and a king.
I’ve been up and down and over and out
And I know one thing:
Each time I find myself laying flat on my face,
I just pick myself up and get back in the race

That’s life
That’s life and I can’t deny it
Many times I thought of cutting out
But my heart won’t buy it
But if there’s nothing shakin’ come this here july
I’m gonna roll myself up in a big ball and die
My, My

Ve işte o muhteşem şarkı ;

Frank Sinatra - That's Life